Ahi Emir Ahmed Kimdir?

Ahi Emir Ahmet Kümbeti Osmanlı Devletinin öncesinde kurulan 9 kümbet arasından biridir.

Sivasta Ahilik teşkilatının önemli şahsiyetlerinden olan ‘’Ahi Emir Ahmedin türbede yazan kitabesinde ve vakıf senedinde ismi Ahî Emir Ahmed bin Zeyn-el-Hac adıyla geçmekte olup bununla birlikte 13. yüzyılın 2. yarısı ile 14. yüzyılın ilk yarısı dönemi arasında yaşadığı anlaşılmaktadır.

Aslen Uygur Türklerinden olduğu sanılmakta ve İran üzerinden geçip  Zencan’dan  Anadolu topraklarına gelmiş olup sonrasında Bayburt’ta eğitimini (büyük olasılık Yakutiye ve Mahmudiye Medresesi) aldığı buradan da Sivas’a gelip tekke ve zaviye kurarak hayatını Sivas’ta geçirdiği görülmektedir. Ahilik yapmasının yanında Mevlevi olarak da bilinen Ahi Emir Ahmed Mevlana’ya olan sevgisi  küçük yaşlardan başlar.

 Sivas yöresinin önde gelen ümeralarından olup baba adı Zeyne’l-Hac’dır. Ahmet Eflaki’nin (ö.1360) bir eserinde Ahi Emir Ahmed’in Mevlana Celaleddin Rumi’ye o devirde samimi bir bağlılık içinde olduğundan söz eder. Mevlana’dan sonra geriye kalan oğullarıyla da iyi ilişkiler içinde olduğu söylenmektedir. Sultan Veled (ö.1312) Emir Ahmed’e devamlı ‘dost’  ‘kardeş’ diye hitap ederdi.  Mevlana’nın oğlu Sultan Veled ve torunu Ulu Arif Çelebi’nin Ahi Emir Ahmet ile olan dostluğu Menakıbü’l Arifin’de geçmektedir.

Ahi Emir Ahmed Türbesinin Özellikleri

Türbe kare şeklinde olup sekizgen bir tasarımla inşa edilmiştir.

Sekizgen piramidal külahın saçak altında bazı hasarlar görmüş tarihi olmayan bir kitabe vardır. Kitabe harap olduğu için tam olarak okunamamaktadır.

Sekizgen piramidal gövdenin kuzeye bakan tarafı giriş kısmı, doğu ve batı yönlerine ise süsleme olmaksızın sade sivri kemerli pencereler bulunmaktadır.

Kare kısmından sekizgen piramidal gövdeye geçişler pahlanmış ters üçgenler vasıtasıyla sağlanmıştır.

Mezarın olduğu kısma giriş kapısı doğu yöndedir. Üzerinde çapraz tonoz bulunmakta içerisinin aydınlığı doğu ve batı yönünde pencerelerle sağlanmaktadır.

1985 – 1991 yılları arasında Vakıflar Bölge Müdürlüğünce yapılmış olan onarım ile parçalanmış olan sanduka yeniden eski haline getirilmiş olup  yenileme çalışmalarıyla tekrar güzel bir görünüme kavuşturulmuştur.

Sonrasında bu kümbet 2005 yılında Vakıflar Bölge Müdürlüğü vasıtasıyla bir onarım daha geçirmiştir.

Ahi Emir Ahmed Kümbeti

Bir yanıt yazın